AĞRI

Ağrı nedir?

Topikal ağrı, belirli bir bölgede birçok duruma (örn. yaralanma, travma, ameliyat, burkulma, ezilme, romatizmal hastalıklar) bağlı olarak ortaya çıkan bir histir. Ağrının yeri, şiddeti ve süresi tedavi yöntemleri açısından büyük önem taşımaktadır. Genellikle 3 aydan kısa süren ve aniden başlayan ağrılara akut ağrı adı verilir. Kronik ağrı ise, ağrının başlangıç zamanının net olarak ifade edilemediği fakat uzun süreli olarak devam ettiği bilinen ağrı çeşididir.

Romatizmal hastalıkların arasında en yaygın görülen durumlar osteoartrit, romatoid artrit ve yumuşak doku hastalıklarıdır.

Ağrı Tedavisi

Osteoartrit (Kireçlenme) Nedir ?

En önemli belirtisi ağrı olan ve kıkırdakla birlikte kemiği de etkileyen ve en yaygın görülen romatizmal eklem hastalığıdır. Osteoartrit (OA), fiziksel özürlülüğün en önemli nedenlerinden biridir. Boyun, omurga, kalça, el, diz ve bilekleri tutabilir.

Toplumda yaşlı bireylerin sayısının giderek artması nedeniyle özellikle büyük eklem OA’sı olmak üzere OA önemli bir halk sağlığı problemi haline gelmiştir

Osteoartritin Tedavisi Nasıldır ?

Uygun tedavi ile OA'li hastalar büyük ölçüde rahatlatılabilir ve hayat kaliteleri ile fonksiyonel durumları düzeltilebilir.

Diyet: Kilo probleminin çözülmesi eklemlere binecek yükü hafifleterek harabiyeti azaltacaktır.

İstirahat: Hasar görmüş eklemin kullanımının azaltılması gerekmektedir.

Sıcak / soğuk kompres: Sıcak ağrılı bölgedeki ağrı eşiğinin azaltarak yararlı olurken soğuk, özellikle yumuşak doku zedelenmesinde inflamasyonlu bölgede rahatlatıcı etki gösterir

İlaç Tedavisi: Osteoartritte ağrı ve tutulumun tedavisinde analjezikler ve non-steroidal anti-anflammatuvar ilaçlar (NSAİ) kullanılır. Eklem içine uygulanan hiyaluronik asitin de 6 aya kadar ağrıyı azalttığı bildirilmiştir. Fiziksel tıp ve rehabilitasyon yaklaşımı da ağrının giderilmesi, fonksiyon kaybının azaltılması, ve fiziksel bozukluğu azaltmak için yardımcı tedavi olabilmektedir

Referanslar

1. Bodur H. Dünyada ve Türkiye’de osteoartrite güncel bakış; epidemiyoloji ve sosyoekonomik boyut. 14 / Özel Sayı 1 / 2011 (7-14). Turkish Journal of Geriatrics Supplement 4, 2011.
2. http://www.mayoclinic.com/health/osteoarthritis/DS00019
3. Sarıdoğan ME. Osteoartrit. Romatolojik Hastalıklar. Sempozyum Dizisi No: 34,2003, 11-18.

Romatoid Artrit (RA) Nedir ?

Romatoid artrit (RA), birçok eklemi aynı anda tutabilen, kronik, sistemik ve iltihabi bir bağışıklık sistemi hastalığıdır. Eklem tutulumu, şekil bozukluğu yaparak zaman içinde önemli sakatlıklara yol açabilmektedir. En çok 35–60 yaşlarında başlamakta ve kadınlarda erkeklere oranla 2-3 kat fazla görülmektedir.

Romatoid Artritin Belirtileri Nelerdir?

Hastalık ilk aşamada küçük eklemleri (el ve ayak parmakları eklemleri gibi) tutar ve aniden başlar. Eklemlerde sıcaklık, şişlik ve ağrı gözlenir. Sabah kalkıldığı zaman hareketsizlik veya hareket kısıtlılığı (sabah tutukluluğu), zamanla daha fazla eklemin tutulması ve iltihabın devam etmesi sonucunda yorgunluk, halsizlik, ateş, gece teri ve muhtemelen kilo kaybı gibi genel belirtiler izlenir.

Romatoid ArtritTanısı Nasıl Koyulur?

Fiziksel muayenede, 6 haftadan daha fazla süren üç veya daha fazla eklemde sertlik, şişlik, en az 1 saat süren sabah tutukluğu gibi kriterler temel alınır. Kan tahlilinde iltihap bulguları ve romatoid faktör değeri incelenir. Görüntüleme yöntemleri de hastalığın seyri hakkında bilgi vermektedir.

Romatoid Artritin Tedavisi Nasıldır ?

Erken tanı sonucu; ilk iki üç ayda tedavisine başlanan hastada, hastalığın ilerleyişi durdurulup kalıcı eklem hasarları engellenmiş olur. İlaçlar iltihabı azaltır, ağrıyı keser ve eklem harabiyetini yavaşlatır. Eğer eklemlerde ciddi harabiyet mevcutsa, ameliyata ihtiyaç duyulabilir.

Eklem ağrısı ve sabah tutukluğunu gidermede oldukça etkili olan non-steroidal anti-inflamatuvar ilaçlar (NSAİİ) sıklıla tercih edilmektedir. İkinci basamak ilaçlar ise, hastalığın seyrini değiştirdiği kabul edilenlerdir.

Referanslar

1. Akar S. Romatoid Artrit Epidemiyolojisi. Turkiye Klinikleri J Int Med Sci 2006, 2(25):1-6.
2. Hamuryudan V. Romatoid Artrit. Romatolojik Hastalıklar. Sempozyum Dizisi No: 34, 2003, 19-29.
3. Ataman S. et al. Romatoid Artritin Tedavisi: Türkiye Romatizma Araştırma ve Savaş Derneği Uzlaşı Önerileri. Turk J Rheumatol 2011;26(4):273-294.

Ankilozan spondilit etyolojisi net olarak bilinmeyen, genellikle erken evrede sakroiliak eklemlerde inflamasyona yol açan ve hastalık ilerledikçe aksiyel omurgayı da etkileyebilen kronik inflamatuar bir hastalıktır

Ankilozan spondilit değişik hastalık belirtileri olan ve uzman bir hekimin koordine ettiği multidisipliner tedaviye gerek duyulan bir hastalıktır Tedavideki esas amaç semptom ve inflamasyonu kontrol altında tutarak, ilerleyen yapısal hasarı engellemek ve sağlıkla ilişkili hayat kalitesini uzun dönemde en üst seviyede tutmaktır

Tedavi seçenekleri;
A. Non-steroid Anti-İnflamatuar İlaçlar Ağrısı ve sabah tutukluğu olan AS’li hastalarda ilk sırada kullanılacak ilaçlardır
B. Analjezikler Narkotik ve narkotik olmayan olarak ikiye ayrılırlar. Narkotik olanların etki mekanizması geniş iken narkotik olmayanlar basit analjeziklerdir
C. Biyolojik Tedaviler Aksiyel tutulumu olan AS’li hastalar, ilk basamak tedavi olarak kullanılan NSAİİ ve periferal tutulumu olan hastalar ek olarak SLZ gibi bir DMARD kullanılmasına rağmen halen aktif ise tedavide ikinci basamak ilaç olarak anti-TNF-α ilaçlar kullanılmaktadır

Referanslar

1. van der Linden S, van der Heijde D. Ankylosing spondylitis. Clinical features. Rheum Dis Clin North Am 1998;24:663- 676, vii.
2. Weisman MH RJ, Heijde D. Ankilozan Spondilit ve Spondiloartropatiler. Ankara: Veri Medikal Yayıncılık; 2008.
3. Dougados M, Dijkmans B, Khan M, et al. Conventional treatments for ankylosing spondylitis. Annals of the rheumatic diseases 2002, 61 Suppl 3:iii 40-50
4. https://www.trasd.org.tr/hastalik/ankilozan-spondilit

Bel ağrısı (BA), günümüzde toplumda görülen ağrı ve maluliyetin sık karşılaşılan nedenlerinden birisi olup, yıllık tedavi maliyeti, Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırma sonucuna göre milyon dolarları aşmaktadır. Dünyada, erişkin çağda BA sıklığını değerlendiren epidemiyolojik çalışmalar, prevalansın anlık %12, aylık %23, yıllık %38 ve yaşam boyu yaklaşık %40 olduğunu ortaya koyarken, ülkemizde yaşam boyu prevalans, kentsel yerleşim bölgelerinde %50’lere, kırsalda ise %80’lere ulaşmaktadır. Yaşlanan nüfusla birlikte sıklığı artan ve önemli bir halk sağlığı problemi olarak da görülen bu durum, hekimlere başvurunun ikinci, bir sağlık kurumunda yatarak tedavi edilen hastalıklar içerisinde beşinci ve cerrahi olarak tedavi edilen hastalıklar içerisinde ise üçüncü en sık neden olarak karşımıza çıkmaktadır.

ETİYOLOJİ VE RİSK FAKTÖRLERİ

Bel ağrılarının büyük çoğunluğu mekanik kaynaklı olup, omurga ile etrafındaki yapıların aşırı kullanılması, zorlanması ya da travmatize olması neticesinde gelişen klinik tablo, mekanik bel ağrısı olarak adlandırılmaktadır

TEDAVİ

Farmakolojik tedavi, semptoma yöneliktir. Tüm hareket kısıtlılıklarına etki edebilecek geniş etkili bir farmasötik ajan maalesef mevcut değildir. Tedavide ilk seçenek, parasetamol olmalıdır. Steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçlar (NSAİİ’ler), gerek analjezik gerekse antiinflamatuvar etkinliklerinden ötürü, BA medikal tedavisinde sıklıkla tercih edilen ve plaseboya karşı etkinliği kanıtlanmış ilaç grubularıdır.

Referanslar

1.Frymoyer JW, Cats-Baril WL. An overview of the incidences and costs of low back pain. Orthop Clin North Am 1991;22(2):263–71.
2. Manchikanti L, Singh V, Falco FJ, Benyamin RM, Hirsch JA. Epidemiology of low back pain in adults. Neuromodulation 2014;17 Suppl 2:3–10. CrossRef
3. Gilgil E, Kaçar C, Bütün B, Tuncer T, Urhan S, Yildirim C, Sünbüloglu G, Arikan V, Tekeoglu I, Oksüz MC, Dündar U. Prevalence of low back pain in a developing urban setting. Spine (Phila Pa 1976) 2005;30(9):1093–8.
4. Dündar PE, Özyurt BC, Özmen D. Manisa’da kırsal bir bölgede kadınlarda bel ağrısı sıklığı; ev işleri ve diğer faktörlerle ilişkisi. Ağrı Dergisi 2006;18:51–6.
5. Şenköylü A. Bel ağrısında kırmızı bayraklar. Türk Fiz Tıp Rehab Derg 2011;57 (Kasım):0–0.
6. Patel S, Friede T, Froud R, Evans DW, Underwood M. Systematic review of randomized controlled trials of clinical prediction rules for physical therapy in low back pain. Spine (Phila Pa 1976) 2013;38(9):762–9. CrossRef
7. Kutsal YG, İnanıcı F, Oğuz KK, Alanay A, Palaoğlu S. Bel ağrıları. Hacettepe Tıp Dergisi 2008;39:180–93.
8. Nabiyev et al. Bel ağrısında tanı ve tedavi algoritması Algorithm of the diagnosis and management of the low back pain. TOTBİD Dergisi 2015; 14:242–251

Yumuşak Doku Hastalıkları Nelerdir?

Genellikle sporla ilgilenen bireylerde olduğu kadar, çalışan, aktif bireylerde de meydana gelebilen, kemik dışındaki dokuların (kas, tendon, ligament) yaralanmalarıdır. Kas-iskelet sistemi yaralanmaları, toplam ayakta tedavi gören hastaların %3’ünü oluşturmaktadır. Sık görülen yumuşak doku hastalıkları aşağıdaki gibidir:

Tendinit: Kasları kemiklere bağlayan tendonların iltihaplanmasına denir.
Tenosinovit: Tendonun etrafını saran tendon kılıfının iltihabıdır.
Tenovajinit: El ya da parmaklarda görülebilen tendon kılıfının iltihabıdır.
Bursit: Eklem etrafında bulunan kemikler, tendonlar ve kaslar arasında yastık görevi göre ve basınç noktalarında bulunan küçük sıvı dolu keseciklerin (bursa) iltihabıdır. Ağrılı, şiş ve hareketi zorlanmış eklem görülmektedir.
Periartrit (donuk omuz sendromu): eklemi saran eklem kapsülün ve kapsülün etrafındaki dokuların iltihabıdır.
Burkulma: Kasları kemiklere bağlayan ligament adı verilen bağlarda meydana gelen yırtılma veya gerilme sonucu oluşmaktadır. Genellikle ayak bileğinde oluşur.
Gerilme: Kas veya tendonun gerilmesi veya yırtılmasıdır.Genellikle sırtta ve belde oluşur.
Kontüzyon (ezilme): Bir darbe sonucu, deri ve deri altındaki damarların yararlanması ile sızma şeklinde kanamaların oluşmasıdır. Ağrı, şişlik ve renk değişimi gözlemlenir.

Yumuşak Doku Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?

Yumuşak doku hastalıklarında genellikle ağrı, şişlik, kızarıklık, hareket kısıtlılığı, renk değişimi, sertlik, yorgunluk ve hassasiyet gözlenmektedir.

Yumuşak Doku Hastalıklarının Tanısı Nasıl Koyulur?

Öncelikle klinik muayene ile değerlendirilmeye çalışılır. Hastaya yaralanmanın oluşuyla ilgili sorular sorarak detaylı bilgi alabilmek, tanının konması için yeterli bile olabilir. Doktor tarafından yaralanmanın olduğu bölge ile ilgili manevralar ve elle dokunarak yapılan muayene (palpasyon) büyük oranda bilgi vermektedir. Ayrıca ileri görüntülemem gerekebilir.

Yumuşak Doku Hastalıklarının Tedavisi Nasıldır?

İlk müdahale yaklaşımı ingilizce PRICES kısaltması ile ifade edilir ve uygulanması tedavi süresinin kısaltılması ve iyileşmenin kalitesi için çok önemlidir8. (P: protect, R: rest, I: ice, C: compression, E: elevation, S: support)

P(Koruma), R(İstirahat), I(Soğuk uygulaması), C(Kompresyon), E(Yükseltme), S (Destek)

Referanslar

1. Sakallı FM. Sporda Sporcuların Yaralanması ve Risk Faktörleri. Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi, Cilt:3, Sayı:7 (2008)
2. Bayraktar B, Yücesir İ. Yumuşak Doku Yaralanmaları, İyileşme Süreci ve Tedavi Yaklaşımları. Klinik Gelişim. 60-67.

<